Arapsaçı

2012 yılında Dubai Burj El Arap Oteli’nde bir Türk şirketinin Arap yatırımcılara satışı konusunda pazarlık görüşmesi gerçekleşir. 

Satıcı tarafında yer alan Türk yönetici müzakereler sırasında sonuca ilerlemek zorlaşınca ve anlaşma yeni isteklerle daha da karmaşık hale gelince, kendini tutamaz, İngilizce, “Bu iş arapsaçına döndü” der. Karşı taraftaki müzakereciler bu deyimin ne anlama geldiğini anlamazlar ve kendisinden açıklama yapmasını isterler. Yapılan gaf büyüktür ve artık ok yaydan çıkmıştır. Müzakereci çaresizce Arapların saçlarını çöl ortamında sık sık yıkayamadıklarını, bu nedenle kirli ve karışık olabildiğini anlatmaya çalışır. “Karışık işleri anlatmak için bu ifadeyi kullanırız” der. Açıklama yaptıkça karşı taraftaki Arap iş adamlarının bakışı değişir ve daha da sıkıştığını hisseder.

Arap iş adamları toplantıyı bir anlaşmaya varılmadan sonlandırırlar. Artık iş suya düşmüştür. Harcanan tüm emekler boşa gider.

Cinsiyet, din ve ırk konularına değinen ve sizin için masum, mizahi bir anlatım, başkaları için onur kırıcı olabilir. Farklı din, dil ve ırktan insanlara hikâyeler anlatırken, gelenek ve göreneklerini dikkate almak, sosyal değerlerine uygun olarak anlatımda bulunmak kritik öneme sahiptir.

Kaynak: Tarkan Karabel, İş Dünyasında Hikâyenin Gücü, Remzi Kitabevi