İhracat Hayalinden Hayali İhracata

Altın henüz serbest değil. Devletin çok sıkıştırmasından dolayı dedik ki, “Paramızla rezil oluyoruz. İthalat-ihracat işine girelim biz.” Kabataş’ta çok güzel bir ofis tuttuk, içini döşedik. Raşit, ben ve Rıfat’ın kayınbiraderinin aslında mimar olan eşi, burada çalışmaya başladık. Rıfat da Kapalıçarşı’daki dükkânımızda çalışmaya devam ediyor.

Kabataş’taki ofiste üç kişi, ihracatı araştırıyoruz, ne ihraç edebiliriz diye bakınıyoruz. Gazeteye ilan verdik, ihracat müdürü arıyoruz. Gelen adayların hepsi, “Ne ihraç edeceksiniz?” diye soruyor. Diyoruz ki “Henüz araştırıyoruz. Paramız var, ama Türkiye’den ne kazanılacaksa onun ihracatını yapmak istiyoruz.”

Genel Müdür adayları diyor ki “Yok kardeşim! Türkiye’den gönderilen hiçbir şeyle para kazanamazsınız.” “Eee? Ne yapacağız peki?” “Hayali ihracat! Ben bunun ustasıyım, böyle bir işe girmek istiyorsanız ben varım.” diyorlar.

Biz zaten kaçaktan kaçıp oraya geliyoruz. Hayali işle ne diye uğraşalım?

Kaynak: Atasay Kamer, Altıncı Çocuk Altın Çocuk, Yayına Hazırlayan: Mehmet Altun, Atasay Kuyumculuk, Kasım 2013.