Sizce Genel Müdür Olma Olasılığınız Nedir?

Sanırım bundan 10 yıl kadar önceydi. PERYÖN İnsan Yönetimi Kongresinde bir konuşma yapmak için davetliydim. Başlarken, neredeyse tamamı İnsan Kaynakları yöneticilerinden oluşan izleyicilere iki soru sordum. İlk sorum şuydu:

“Aranızda şirketinizin en üst düzey yöneticisini, Genel Müdürünü, CEO’sunu işe alan kimse var mı?”

İzleyiciler arasında birçok el havaya kalktı. Katılımcılar arasındaki kıdemli İnsan Kaynakları yöneticilerinin, şirketin Genel Müdürünü işe almış olmaları hiç de şaşırtıcı değildi. Ancak iki soru, durumu tamamen değiştirdi.

“Aranızda, şirketinde en üst düzey yönetici, Genel Müdür, CEO olmayı planlayan kimse var mı?”

Herkes birbirine baktı. Kimse elini kıpırdatmadı. Sadece sağ tarafta ortalarda bir beyefendi, elini belli belirsiz omuz hizasına kadar kaldırdı. Gerçekten Genel Müdür olmayı planlayıp planlamadığını sordum. Yanıt çok açıktı:

“Aslında biz bir aile şirketiyiz. Babam rotasyonda beni bu dönem İK’ya gönderdi. Babamdan sonra yerine ben geçerim herhalde diye düşünüyorum…”

Tüm meslek hayatımda, İnsan Kaynaklarıyla ilgili olarak bundan daha vurucu bir an yaşamadım. Türkiye’nin en seçkin İnsan Kaynakları yöneticilerinin olduğu bir platformda bile Genel Müdürlük pozisyonuna aday olan kimse yoktu.

Peki, bunun sebebi neydi?

Sakın ola ki, “Efendim, İnsan Kaynakları yan fonksiyondur; görevi gereği şirketin temel süreçlerine uzaktır; gibi yorumlar yapmayın. Evet, McKinsey ve Conference Board araştırmalarında İnsan Kaynakları şirketteki en önemli fonksiyonlar arasında sekizinci ya da dokuzuncu sırada yer alır. Ama bunu genelleştiremezsiniz. Örneğin Japonya ve Hindistan gibi ülkelerde İnsan Kaynakları fonksiyonunun gücünü tartışamazsınız.

Çok daha sade bir şekilde ifade etmek gerekirse, Genel Müdürü seçebilecek kadar yetkin insanların, aynı şirketin üst düzey yöneticisi olmayı hayal bile etmemeleri en hafif ifadeyle “düşündürücü”dür.

Çuvaldızı başkasına batırmadan iğneyi kendimize batıralım.

İnsan Kaynakları olarak şirketimizde hak ettiğimiz yerde miyiz?

Kaynak: Engin Baran, Gel Kal Bağlan: İşveren Markası & İşin Perde Arkası, Optimist Kitap, Ekim 2016.