Genç bir milletvekilidir.
29 Kasım seçimlerinde şansı yaver gitmiş, kapağı Meclis’e atmıştır.
Yalnız, hâlâ üst baş perişan.
Düğme kopuk, gömlek buruşuk, pantolon kırışık.
Genel başkanı çağırır:
“Bak” der, “Açık söyleyeyim, ben kimsenin özel hayatına karışmam. Ama sana bir tavsiyede bulunacağım.”
Genç milletvekili mahcuptur. Boynunu bükerek:
“Teşekkür ederim efendim, sizi dinliyorum.”
“Dinle evladım. Eğer bekârsan, derhâl evlen! Yok evliysen, hemen boşan.”
Karışık ve hayli muvazenesiz bir devre geçirmekte olan yarı evli-yarı bekâr tüm dostlarımız, aslında kulak vermelidirler bu nasihate.
Kaynak: Rauf Tamer, Pazar Kahvesi, Yılmaz Yayınları, 1991.