Annesi, tek sahip oldukları evi, babasının vefatı üzerine, Murat’ı okutmak için satmış. Mali imkânsızlık nedeniyle, Murat Bekdik, profesyonel yönetici olarak kalmış yıllar yılı. Bekdik, şu anda İnput Araştırma ve Strateji şirketinde ortak ve yönetici olarak görev yapıyor.
Bu dramatik gelişmeyi anlatmamın başka bir nedeni var. Bu aile birikimine, eğitime ve tecrübeye rağmen, yöneticilerin tıkandığı, kararsızlık içine düştüğü anlar vardır. Bekdik de, bu kararsızlığı yaşadığı anı anlatıyor.
“Hisarbank battı. Herkesin bankaya hücum etmesi bekleniyor. Durum ciddi boyutlarda. Güneş gazetesinden Güneri Cıvaoğlu, Ahmet Demirel, Ömer Çavuşoğlu hep beraber oturuyoruz. Kozanoğlu yok. Sıkıntımızın nedeni, ertesi gün ödenecek para yok. Mudiler gelecek, işin içinden nasıl çıkacağız?.. Sabah saat 08:30 gibi. Kozanoğlu geldi. Bizde telaş var. Anlatıyorum. ‘Ben hallettim o şeyi, geç… geç…’ dedi. Hızlı konuşurdu. Çocukken kekemeymiş. Bunu gurur meselesi yapmış. Kekemeliğini yendiği gibi sonra hızlı hızlı konuşmaya başlamış. Merkez şubeye indim. Bir sürü manken toplamış. Her biri gayet hoş ve mini etekli. Ellerinde limonatalarla, parasını almaya gelenleri karşılıyorlar. Akşamüzeri dörde kadar hiç kimseden çıt çıkmadı. Dörtte de Merkez Bankası’ndan para geldi. Akşama kadar 280 kişi geldi gitti, protesto falan olmadı. En kritik günü atlatmıştık.”
Kaynak: Fikri Türkel, Başarılı İnsanların Karar Anı, Hayat Yayınları.