Sabahları yataktan sürünerek uyananlardan mısınız? Saatin alarmı çaldığında 5 dakika daha uyumak için türlü bahaneler mi buluyorsunuz? Aynaya baktığınızda gördüğünüz surat mutsuz mu? Eğer öyleyse, bir şeyleri değiştirme zamanı gelmiş demektir. Çünkü aslında en zinde olmamız gereken saatler sabah saatleridir. Öyle değilse, bir şeyler yanlış gidiyor olabilir.
Değişime hazırsanız, sizin için hazırladığımız 7 altın kural:
1. Kaliteli uyku
İnsanoğlunun 24 saatlik döngüsünde, inanılmaz bir sistem çalışmaktadır. Her organın belirli çalışma saatleri vardır. Biyolojik saat olarak da bildiğimiz bu sisteme uygun alışkanlıklar geliştirmemiz önemli. Gece 23.00-03.00 arası uykuda olmak, sağlıklı yaşamın en önemli kurallarındandır. Yapılan bir araştırma, gece vardiyasında çalışanların kısa ömürlü ve sık hastalandıklarını göstermektir. Bunun sebebi, biyolojik ritme ters yaşam modelidir. Her insana ve yaşa göre değişmekle beraber ortalama 6-8 saatlik düzenli uyku normaldir. Derin ve kesintiye uğramadan uyuyabilmek, uyku kalitesinin göstergesidir. Kaliteyi etkileyen diğer unsurlardan biri de oda sıcaklığıdır. İdeal oda sıcaklığı 18-20 derece arasında olmalıdır. Yatmadan önce mutlaka havalandırılmalıdır ve de tamamen karanlık olmalıdır. İhtiyacımız olan melatoninin salgılanması için bunlar gerekli şartlardır.
2. Sabahın ilk nefesi
Yataktan kalktığımızda yapmamız gereken ilk şey, uyuduğumuz odanın camını açıp temiz havayı derin nefeslerle içimize çekmektir. Havanın nasıl olduğundan bağımsız olarak bunu her gün alışkanlık haline getirdiğinizde, güne ne kadar dinç başladığınızı fark edebilirsiniz. Gece boyu biz uyurken beden tam olarak uyumaz, organlar kendilerine düşen görevleri yapmaya devam ettirirler. Özellikle gün boyu maruz kalınan toksinleri vücuttan atmaya çalışırlar. Terleme ve idrar toksinlerin çıkış yollarındandır. O yüzden odamızın havası da tazeliğini kaybetmiş olduğundan, en çok ihtiyacımız olan şey temiz havadır. Derin nefeslerle bedenimize aldığımız oksijen, hücreleri besler ve zindelik verir.
3. Ağız temizliği
Su dahi içmeden önce yapılması gereken en önemli şeylerden biri, ağız temizliğidir. Biraz önce bahsettiğim toksin çıkış kapılarından biridir ağzımız. Özellikle sabahları dil üzerinde biriken toksinlerin mutlaka sıyrılması gerekir. Bunun için diş fırçasından ayrı “dil sıyırıcılar” kullanmak daha sağlıklıdır. Sonra ağzımızı iyice çalkalamalıyız, hazır gargaralar yerine suyun içine damlatacağımız 1 damla saf karanfil uçucu yağı veya çay ağacı yağı ile kendi gargaramızı hazırlayabiliriz.
4. Gülümse
Aynaya bakıp gülümseyin. Sizin bir benzeriniz daha olmadığını, eşsiz olduğunuzu hatırlatın kendinize. İyi ve güzel dileklerinizi iletin kendinize. Aynada da olsa ihtiyacınız olan güzellikleri görmeniz ve duymanız, güne pozitif başlamanıza yardımcı olur. Zorluklar karşısındaki sabır ve toleransınızı arttırır.
5. Hareket
“Nerede hareket, orada bereket” sözünü çok seviyorum. Beden ve eklem yapımız hareket etmek için tasarlanmış harika bir mekanizmaya sahip. Tüm gece yatakta şekilden şekle giren bedeninizi küçük esneme hareketleri ile açın. Kollar, bacaklar, boyun ve omurgaları esneterek, hareket kabiliyetini arttırarak, bedeni ısıtıp canlandırabilirsiniz.
6. Canlı kahvaltı
Sabahları önünden geçtiğiniz pastanenin veya fırının o cezbedici kokusuna dayanamaz ya da en kolay ve lezzetli kahvaltı seçeneği olarak görürsünüz, ancak simit, poğaça, açma vb. unlu gıdalar aslında sizi gerçekten doyurmazlar. Gerçek ve canlı bir kahvaltı, bizi besler ve zinde tutar. Klasik bir kahvaltı tabağındaki zeytin, peynir, mevsiminde salatalık, domates, taze yeşillikler, havuç, ceviz, badem, fındık, bal, tahin, pekmez ve yumurta bütün gün enerjinizi dengelemeye yardımcı, besleyici seçeneklerdir.
7. Kafein saatleri
Günlük çay ve kahve tüketimi ile bedene aldığımız kafeinin, azının karar çoğunun zarar olduğunu bilmeliyiz. Bunda da içilen çayın veya kahvenin kalitesi oldukça belirleyicidir.
Granül veya hazır formlar yerine, gerçek çay yaprakları veya kahve tanecikleri tercih edilmelidir. Kafeinin uyarıcı etkisi gün içinde zihni açsa, zindelik verse bile; gece kaliteli bir uyku açısından öğleden sonra tüketilmesi uygun değildir. Kafein alımı için en uygun saatler, öğleden önce 10-11 aralığıdır.
Bu 7 altın kurala hayatınızda yer açın, bakalım zindeliğiniz artıyor mu?
Yazar: Ebru Ersezen Kuşcu