Sultan İkinci Abdülhamid Hân hâtıralarında şöyle anlatır:
“Amcam Sultan Abdülaziz’in Ziver Bey isimli, kendisine çok sadık görünen ve böylece büyük ölçüde itimadını kazanmış olan bir başmabeyincisi vardı. Ziver Bey, Sultan Abdülaziz’den hesapsız iyilik ve ihsan görmüştü. Böyle iken bir gece Veliaht Murad Efendi’nin Kurbağalıdere’deki köşküne geldi. Biz de orada idik ve onun hünkâr tarafından bir iş için gönderilmiş olduğunu sandık. Bunun için de odadan çıkmak istedik. Murad Efendi, bizden gizli bir şey olmadığını söyleyerek Ziver Bey’i içeri aldı ve:
“Anlat bakalım Ziver Bey. Ne var ne yok? Bizim amca bugün neler yaptı?” diye sordu.
Ziver Bey bunun üzerine velinimeti aleyhine bizleri çok üzen şeyler anlattı. Onun bu nankörlüğü ibret verici idi. Çok yazık ki sarayımızda ve dünyada böyle insanlar vardır. Bundan ibret almalı ve kimseye itimat etmemeli.”
Sultan Abdülhamid Han’ın bahsettiği Ziver Bey’in adı, bugün İstanbul’un Anadolu yakasında bir semtte. Ama benzerleri, her yerde yaşamaktadır.
Kaynak: Ömer Faruk Yılmaz, Tarihin Satır Aralarından 1, Çamlıca Basım Yayın, 2012.